beklerken
ulvi ve samet ani kararla buluşalım dediler. üsküdar’da fotoğraf peşinde koşup yorulduktan sonra zor oldu benim için. ama başka vakit uyduramadık. bir de mühim haberler var deyince samet, tamam demiş oldum. aslında meraklı kedi değilimdir. ama söz çıktı bir kere ağızdan. tüm yorgunluğuma rağmen üstelik iki saat erken geldim. yazarak okuyarak çay içerek vakit geçiriyorum. gelmelerine yarım saat var daha. her zamanki garsonumuz da ortalıklarda yok. sessiz, tepkisiz kendi halinde türkmen kardeşimiz. sordum çayçıya, bugün okulu varmış ondan yokmuş. sevindim. alışmıştık çünkü. düşündüm. ne çabuk alışıp bir bağ kuruyoruz hemen. yedi kat yabancı da olsa sanki aileden, meclisten biriymiş gibi ilk yok oluşunda önce göz sonra gönül arıyor. hayat tuhaf, alışkanlıklar falan.,