oynama, şeytan doldurur selahattin!




bizim durağın gediklisi bu arkadaş. her sabah durak etrafında olur. ya şimdiki gibi demir tahtta keyif yapıyordur. ya da kendisi için bırakılan nevaleyi atıştırıyordur. bugün karnını doyurduktan sonra saçları az, konuşası çok abiyi kaldırıp yanıma kuruldu. bir iki esneme hareketinden sonra da boylu boyunca uzandı. 
az saçlı abi; 
- görüyor musun beni kaldırdı kendi oturdu dedi. 
durakta üçümüzden başka kimse olmadığı için üzerime alındım ve cevap hakkımı kullandım.
- mekanın sahibi olur. her sabah burada dedim.
abinin konuşası çoktu. güncele girdi hemen; 
-keşke, köpeklerde bunlar gibi uysal olsa gibi bir şey dedi.
uzatmamak için “öyle” dedim.
ama abinin susası yoktu ağustostan rol çalan bu haziran sıcağında. cuma vaazı moduna geçti bu kez. 
-bunlara su, mama veriyorlar. bu da bir çeşit sadakadır aslında dedi bana doğru. 
ses etmeyip başımla onay vermeyi düşünürken abinin otobüsü geldi neyse ki. kediyi, beni her şeyi unutup otobüse seyirtti apar topar. ben de bu fotoğrafı çektim günün anısı olaraktan. 


Bu blogdaki popüler yayınlar

tahammülsüzleştim - 2

keyfimin kahyası

beklerken